Kitabın Adı: Kuytu
Kitabın Yazarı: Murat Tavlı
Yayınevi: Destek Yayınları
Kitabın Sayısı: 288
Ediz küçücük yaşında tanışmıştı yaşamın adaletsizliği ile. Allah ona sevgi dolu bir anne vermişti ama babasından yana hiç de şanslı değildi. Alkolik, annesini ve kendisini hiç bir sebep yokken bile döven bir babası vardı. Ediz babasından nefret ediyordu. İlkokul öğretmeni tarafından çok yetenekli olduğu için okulun futbol takımına seçilmişti. İhtiyacı olan ayakkabıları almak için hafta sonları pazarlarda su satmış, nihayet yeterli parayı biriktirdiği zaman da çok güzel bir çift krampon almıştı. Hayatını sonsuza dek değiştirecek o gün her şeyden habersiz neşeyle eve gelmiş ve annesiyle mutluluğunu paylaşmıştı. O ayakkabılar Ediz'in geleceği, umudu, yaşadıkları işkenceden farksız hayattan kaçış biletiydi. En büyük hayali çok para kazanıp annesine mutlu bir hayat yaşatabilmekti. Ama eve yine sarhoş gelen babası sayesinde bütün hayalleri yarım, eksik ve kendisi gibi kimsesiz kalmıştı. Çünkü babası evdeki eşyaları tekmelerken sandığın kapağını kırmış ve sakladığı kramponları görmüştü. Deliye dönen adam eline aldığı bıçakla Ediz'in üzerine yürümüş onu kurtarmak için araya giren annesini bıçaklayarak öldürmüştü. Ediz'in elinde sadece üzerinde annesinin kanı olan kramponlar kalmıştı. Bundan sonraki yeni yaşamının adresi kendisi gibi bir sürü kimsesiz çocukla paylaşacağı yetimhaneydi...
Kuytu'nun son satırını okuyup kapattığım andaki hislerimi anlatmam çok zor. Çünkü kitapta geçen olaylar gazetede okuduğumuz, haberlerde dinlediğimiz gerçekler. Bu yüzden kitabı içim sızlayarak okudum. Bazı kitaplar vardır sizi alır, bulunduğunuz zamandan uzaklaştırır ve siz o kitapla bambaşka bir dünyanın içinde bulursunuz kendinizi. Kuytu ile bunu yaşamanız mümkün değil çünkü anlatılanlar hayatın ta kendisi. Kendimi hep ''bunları yaşayan insanlar var, evet bu olay benim de başıma gelebilir'' derken buldum. Ayrıca kocası tarafından şiddet gören yada öldürülen kadınlarla ve yetimhanedeki çocuklarla ilgili Ediz'in ağzından, onun isyanıyla dillendirdiği gerçeklerden ötürü yazarı tebrik etmek isterim.
Geleneği bozmayarak yazarın ilk kitaplarında dikkat çektiğimiz bir konuya değinmeden geçmek olmaz :) Kitapta kullanılan dil gayet akıcıydı. Yer yer güldüren diyaloglar vardı. Bunların haricinde bence Murat Tavlı'nın kalemi, kalemi olduğu kadar da düşünceleri çok kuvvetli. Diğer kitaplarını da okumak için iyi neden bu.
Kitabın bir yerinde ''Nerden biliyorsun o zamanın hayatının en güzel dönemi olduğunu, bundan sonra neler yaşayacağını bilmiyorsun ki'' diye bir diyalog vardı. Doğru aslında. Hayatın bizim için yaptığı planları bilemeyiz. Neden geçmişte olanlar yüzünden bugünümüzü kendimize zehir edelim ki. Hayata hep umutla bakmanız dileğiyle....
Yorumlar